Genel Haciz Yolu

Genel Haciz Yolu

İcra ve İflas Kanununda para ve teminat alacakları için başvurulan bir takip yoludur. Alacaklının bu takibi başlatabilmesi için elinde herhangi bir belge olmasına gerek yoktur. Bu nedenle genel haciz yoluyla takip uygulamada en çok başvurulan takip yoludur. Bu yol hukukçular ve icra memurları arasında 7 örnek icra takibi olarak da adlandırılır.

Para alacaklarının tahsili için tercih edilen yöntemlerden biri olan genel haciz talep dilekçesi örneğini aşağıda bulabilirsiniz. Ancak hemen hemen her yazıda ifade edildiği gibi hak kayıplarını önlemek ve telafisi mümkün olmayan durumlara yol açmamak için işine kesinlikle güvendiğiniz bir avukata danışınız.

Genel Haciz Talebi

İcra takibi, para alacakları için kullanılabilecek en çok tercih edilen yöntemdir. Alacaklının bu yola başvurabilmesi için elinde herhangi bir belge bulunmasına bile gerek yoktur. İcra ve İflas hükümlerimizde bu en temel yol dışında birçok farklı yöntem ve şekil saklıdır.

Takip talebinde, alacaklı ve borçlunun kimlik ve adres bilgileri, alacaklıya ait Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, bankanın adı ve alacaklı veya avukatının alacaklı hesap numarası, somut alacağın net tutarı ve faiz isteniyorsa faizin başladığı tarih ve faiz oranı belirtilmelidir. Alacaklının takip talebi üzerine icra müdürü tarafından düzenlenen bir ödeme emrinin borçluya gönderilmesi halinde, itiraz edilmediği takdirde takip kesinleşir. Genel haciz talebi, takibin sonuçlanması ile birlikte geçerli olur. Borçlu, ödeme emrinin borçluya tebliğinden itibaren 7 gün içinde borca ​​itiraz etmezse takip kesinleşir. Borçlu yedi (7) gün içinde borca ​​veya imzaya itiraz ederse takip durdurulur.

Bu genel ek talep dilekçesi, uygulamada genel sorgulama ve ek talep dilekçesi olarak bilinmektedir. Bu taleple birlikte borçlunun Emniyet Genel Müdürlüğü (POLNET) sistemi üzerinden herhangi bir aracının (araba, motosiklet, kamyon vb.) olup olmadığı sorgulanacak ve bunların tutanaklarına haciz şerhi konulacak. Araçlar. Bu haciz şerhi, aracın satışı için bir talep olmayıp, alacaklının ileride borçlunun taşınırları üzerinde işlem yapmasını ve borca ​​ilişkin hak sahibi olmasını sağlayacak niteliktedir. İlgili aracın POLNET kaydına haciz şerhi konulduktan sonraki altı aylık süre içinde satış talep edilmezse bu haciz şerhi düşer.

Yine bu taleple birlikte Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü (TAKPAS) üzerinden borçlunun taşınmazı (ev, arsa, kat vb.) olup olmadığı sorgulanacak ve üzerine haciz şerhi yazılacak. Bu gayrimenkullerin kaydı. Yine bu haciz şerhi, satış talebi niteliğinde olmayıp, alacaklının borç miktarına göre kendini güvence altına almasını sağlamaya yönelik bir işlemdir. Taşınmazın tesciline haciz şerhi konulduktan sonra bir yıl içinde satış talep edilmezse bu haciz şerhi düşer.

PTT sisteminden yapılan posta çeki hesabı sorgulama sonucunda borçlunun posta çeki hesabının bulunması halinde bu hesaba haciz konulacaktır.

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) sistemi üzerinden yapılan sorgulama sonucunda borçlunun bir işyerinde ücretli çalıştığı tespit edilirse her ay maaşının 1/4’üne haciz konulabilir. Yani borçlunun aylık ücretinin dörtte biri borçlunun işyerindeki icra dairesine ödenecek ve alacaklı sonunda alacaklarını alacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir